Aykırı Öyküler – Tahsin Yücel

Can Yayınları – Şubat 2014 İlk kez 1989 yılında yayımlanan Aykırı Öyküler, Tahsin Yücel‘in öykücülüğünde yeni bir aşamaya işaret ediyordu: yazarın başından beri peşine düştüğü yabancılaşma olgusu, kişinin birtakım tutkuların elinde kendi kimliğini ve iç istemlerini kaybetmesi ve bu deliliğin bütün bir çevre tarafından insafsızca körüklenmesi… Yalan, Peygamberin Son Beş Günü, Gökdelen gibi ironi başyapıtlarının habercisi metinlerden oluşuyor, Aykırı Öyküler… “Tahsin Yücel’in Aykırı Öyküler adlı hikâye kitabında o çok sevdiğim Gogol mizahını bol bol bulmak mümkün. Toplumsal yapımızdaki yozlaşmayı, ‘belirli bir dönemece döndükten sonra, gittikçe ağırlaşan, güçsüzleşen, çirkinleşen, sevişmeden karın doyurmaya dek her şeye yabancılaşan, doğadan, doğanın gücünden, doğanın güzelliğinden dışlanan’
Şubat '14

Can Yayınları – Şubat 2014

ayk1İlk kez 1989 yılında yayımlanan Aykırı Öyküler, Tahsin Yücelin öykücülüğünde yeni bir aşamaya işaret ediyordu: yazarın başından beri peşine düştüğü yabancılaşma olgusu, kişinin birtakım tutkuların elinde kendi kimliğini ve iç istemlerini kaybetmesi ve bu deliliğin bütün bir çevre tarafından insafsızca körüklenmesi… Yalan, Peygamberin Son Beş Günü, Gökdelen gibi ironi başyapıtlarının habercisi metinlerden oluşuyor, Aykırı Öyküler…

“Tahsin Yücel’in Aykırı Öyküler adlı hikâye kitabında o çok sevdiğim Gogol mizahını bol bol bulmak mümkün. Toplumsal yapımızdaki yozlaşmayı, ‘belirli bir dönemece döndükten sonra, gittikçe ağırlaşan, güçsüzleşen, çirkinleşen, sevişmeden karın doyurmaya dek her şeye yabancılaşan, doğadan, doğanın gücünden, doğanın güzelliğinden dışlanan’ bireylerle veren bu hikâyeler, son yıllarda okuduğum en güzel hikâyeler. Aykırı Öyküler, son yıllarda oldukça yakından izlediğim hikâyeciliğimizde çok özel bir yeri olan, nefis bir hikâye kitabı. İlk bakışta okunması zor bir kitapgibi görünüyor; ama bir başlayınca, o dil ve zekâ şöleni, o akıl almaz imgelem gücü, o ‘humour’, insanı öyle bir sürüklüyor ki, kitabı bitirmeden elinizden bırakamıyorsunuz.”

-Fethi Naci, Roman ve Yaşam, 1992-

ok çeşitli alanlarda ürünler vererek yazınımıza katkıda bulundu. Yazın araştırmalarına 1969’da yayınladığı L’Imaginaire de Bernanos ile başladı. Bunu 1973 yılında yayınlanan Figures et Messages dans la Comédie Humaine izledi. Ardından 1979’da Anlatı Yerlemleri‘ni, 1982’de Dil Devrimi ve Sonuçları ve Yapısalcılık‘ı, 2007’de Eleştiri Kuramları‘nı yayınladı. Tahsin Yücel’in deneme ve eleştirileri de büyük yankılar uyandırdı. 1976’da Yazın ve Yaşam , 1982’de Yazının Sınırları, 1993’deTartışmalar, 1995’te Yazın, Gene Yazın, 1997’de Alıntılar, 1998’deSöylemlerin İçinden (1999 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü), 2000’deSalaklık Üstüne Deneme, 2003’te Yüz ve Söz, 2006’da Göstergeler‘le, deneme ve eleştirilerini okurla buluşturan Yücel, roman ve öyküleriyle de edebiyatımızda kendine kalıcı bir yer edindi.

Yücel, ilk romanı Mutfak Çıkmazı ‘nı 1960 yılında yayınladı. Bunu 1975’te Vatandaş, 1992’de Peygamberin Son Beş Günü(Orhan Kemal Ödülü), 1995’te Bıyık Söylencesi, 2002’de Yalan (2003 Yunus Nadi Roman Ödülü ve 2003 Ömer Asım Aksoy Roman Ödülü), Kumru ile Kumru (2005) ve Gökdelen (2006, Balkanika Ödülü, 2007) izledi.

Öykü kitaplarından, Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazanan Haney Yaşamalı 1955 yılında, Düşlerin Ölümü 1958’de (1959 Türk Dil Kurumu Öykü Ödülü), Ben ve Öteki 1983’te, Aykırı Öyküler 1989’da, Komşular 1999’da (Dünya Kitap 1999 Yılın Kitabı Ödülü) ve Golyan Devrimi 2008’de yayınlandı. Pek çok çeviriye imza atan Tahsin Yücel’e 1984’te Azra Erhat Çeviri Yazını Üstün Hizmet Ödülü verildi. Yücel’in 1957 yılında Anadolu Masalları başlıklı bir de masal kitabı vardır. ✪